Mondros Mütarekesi ile birlikte olaganüstü bir durumun içine sürüklenen Osmanli Devleti, varligini en çok hissettirebildigi payitahtinda bile içinden çikamayacagi problemlerle bas basa kalmistir. Kültürel yozlasma, ekonomik sorunlar, siyasi yapi, beslenme ve saglik sorunlari, tika basa dolu hapishaneler, çeteler, örgütler, ekalliyet, yerli halk, muhacirler, mülteciler, isgalciler, yanginlar, yanginzedeler, egitim ve saglik sorunlari, bu döneme damgasini vuran karamsar konu basliklarindan sadece bazilaridir. Bu dönemde isgal güçlerinin sicak nefesini her an ensesinde hisseden ve sik sik degisen Istanbul hükümetleri çaresizdir. Firsatçilik, karaborsacilik, hirsizlik ve gasp gibi ekonomik sebeplere dayali adi suçlar alabildigince artmistir. Muhtelif sebeplerden dolayi yasanan kültür degisimleri ise bazi psikolojik ve ahlâkî bozukluklara yol açmistir. Fuhus, alkol ve kumar yine bu devirde artarak kendini hissettirmistir. Adi suçlarda görülen patlamalarin yani sira siyasî alanda da yasanan kaos, beraberinde siyasî suçlari tasimistir. Evler basilmis, insanlar sorgusuz olarak günlerce hatta aylarca tevkif edilmis, hapsedilmis, idam ya da sürgüne gönderilmistir. Siyasî ya da kamu güvenligi ile alâkali suçlarin yargilanmasi için Divan-i Harpler kurulmustur. Kisacasi Koca imparatorluga yüzyillarca payitahtlik yapan Istanbul artik yaralidir.Ince Kapak: