Türkiye’de dijital sanatın genç öncülerinden biri olarak kabul edilen Beyza Doğuç, ilk kitabı Koda’da bir ilki deneyerek ana kahramanlarından birini yapay zekâ aracılığıyla yaratıyor.
Doğuç, ChatGPT’ye yönelttiği sorularla Koda isimli kahramanının karakterini geliştirdiği ve diyaloglarını oluşturduğu bu novellada, bilinç aktarımının, dijital evcil hayvanların, içine konulan suyun, çiçeğin özünü melodiye dönüştüren müzik aletlerinin var olduğu bir evrene davet ediyor okuru. Kendi müziğini de katıyor bu evrene; Liszt’in, Chopin’in, Beethoven’ın besteleri üzerine yazdığı sözlerle sesleniyor satır aralarından.
“Bir amaçları olduğunu biliyorlardı. Lili’nin ve Koda’nın mirasını devam ettirecekler, bilinçlerinin kalıntılarıyla yakınlarına mutluluk getirmeyi sürdüreceklerdi. Müziklerini başkalarına neşe ve şifa getirmek için yapacaklardı. Yaratacakları anılar, bu uçsuz bucaksız dijital evrenin bir parçası olacak ve özlerinin yaşamasını sağlayacaktı. O gece karnavaldan ayrılırken gökyüzünü süsleyen havai fişekler, yeni amaçlarını kutluyor gibiydi. Renklerin, desenlerin canlı parıltıları, sanki onları birbirine bağlayan ölümsüz anılarını resmediyordu.”