Seyahat etmek hem tutku hem ihtiyaç. Çekici coğrafyaları ve kültürleri tanımak, tarih ile sanata engin bir perspektiften bakan insanı zenginleşmekle kalmaz, derinlik de kazandırır. Önünüze yeni rotalar koyduğunuzda başınızı hiç görmediğiniz bir gökyüzüne çevirirsiniz. Kulaklarınız aşina olmadığı bir dile açılır. Dimağınız yepyeni bilgilerle dolar. Böylelikle tazelenirsiniz. Bu eşsiz deneyimi yaşarken elinizden sevdiğiniz birilerinin tutmasını istersiniz: Bir hayat arkadaşı, bir dost, çocuklarınız… Çünkü bilirsiniz, güzel anlar paylaştıkça çoğalır. Behiye Işın; eşi ve iki küçük çocuğuyla Hollanda, Macaristan, İsviçre ve Fransa’ya yaptığı gezileri okurlarıyla paylaşıyor. Bu birbirinden cazip ülkelerin sanatını, mimarisini, yöresel lezzetlerini tanıtırken bir yandan da çocukla gezmenin mümkün olduğunu, hatta gezilerin çocukların hayata bakış açılarına nasıl bir katkı sağladığını gözler önüne seriyor. Seyahatin insanlara sunduğu sayısız sürprizi atlamadan, mizahı ve kültür şoklarını es geçmeden bize birlikte seyahat etmenin püf noktalarını gösteriyor. Altını çizdiği çok önemli unsurlardan biri de çocuklarımızın küçülen dünyaya dair bir vizyon elde etmesi için mutlaka gezmesi, görmesi ve deneyimlemesi gerektiği. Çocukla Geziyorum’un satırlarında Avrupa’nın çeşitli şehirlerini adım adım gezerken kendinizi Behiye Işın’ın tadına doyulmaz seyahatlerinin bir parçası hissedeceksiniz. Ve çok geçmeden kendinizi bu göz alıcı kentlerin sokaklarında çocuklarınızla yapacağınız gezileri planlarken bulacaksınız.